http://birilerianlatsin.blogspot.com/ beni bu konuda mimlemiş
çok teşekkür ediyorum ve hemen yanıtlara başlıyorum.
1-Eskiden çok daha anlayışlı ve tahammüllüydüm fakat son
yıllarda yaşadıklarım sanki tüm hayatım boyunca verilen
sabır ve tahammülü tüketti adeta. Bu durumu sevmiyorum
ama bazı şeyler yoluna girdikçe eski halime geleceğimi
düşünüyorum, bunu istiyorum.
2-Randevu olayında çok hassasımdır, bekletmeyi ve
bekletilmeyi sevmem, en fazla 20dk beklediktenden
sonra sinirim bozulmaya başlar. Heleki şu zamanda cep
telefonu diye birşey varken...
3-Etki tepki insanıyımdır, hemen hemen hiçbirşeye kayıtsız
kalmam. İyi şeye misliyle karşılık verdiğim gibi bana veya
sevdiğim birine haksızlık yapıldığında da kayıtsız kalmam.
4-Herhangi yanlış bir hareketin sade bana yapılması önemli
değildir benim için. Değer verdiğim birine, veya suçu olmayan
bir insana kötü birşey yapıldığında bunu yapan o güne kadar
yakınımdaysa da o günden sonra olamaz, uzaklaşırım.
Dobralığı severim, eğer bir hata yaparsam fazla zaman geçmeden
yüzüme vurulmasını severim, "sen 3gün önce bunu yapmıştın"
denilmesini sevmem.
5-Onur, gurur, kişilik gibi şeylere çok fazla önem veririm.
Hele şu son 5 yıl içinde tanıdığım biri bu konuda daha keskin
olmama neden oldu. Ya hep ya hiçtir benim için, az olsun
öz olsun diye düşünürüm. Yarım yamalak şeyleri sevmem.
Ve şunun daha fazla farkına vardımki SAYGI en ama en
önemli şey, herşeyin direği bu. Önce saygı duymalıyım
eşim veya dostuma, yoksa sevgi kar gibi eriyor zamanla.
6-Doğayı ve hayvanları çok severim, güneşin batışı
kendimden alır beni gerçi son zamanlarda ruhumun
yorgunluğundan olsa gerek aynı hazzı alamıyorum ama..
Sigara ve içki kullanmıyorum. Özel günlerde belki
birkaç kadeh, veya yazın soğuk bir bira istisna.
7-Kafa dengi biriyle aç açık Dünyayı gezebilirim, en fazla
o andan aldığım huzura önem veririm, eğer dostumla eşimle
mutluysam geri kalan herşey teferruattır benim için, ne 5yıldızlı
otel, ne dünya mutfağı, ne atlar, ne katlar.. Ev hayatını çok
severim, ne yaşaycaksam ailemle yaşamak isterim, önceliğim
her zaman ailemdir. (Her ne kadar şu anda ailem olmasa da.)
7Yetmedi.:) Bir tanede benden olsun.:) Baklava türü
tatlıları ayranla yerim, hatta evdeysem veya ortam
müsaitse yoğurt katarım.:) Sabahları yatağımdan
muhakkak ilk sağ ayağımı yere koyarak kalkarım, evden
çıkarken ilk sağ ayağımı basarak çıkarım. Çay veya kahveden
ziyade her zaman ayran veya meyve suyunu tercih ederim.
Bu kadar deşifre olmak yeter sanırım.:)
Şimdii ben gene bir bakayım bakalım bu konuda mimlenmeyen
arkadaş varmıı.:)
http://deryayla.blogspot.com/
http://degirmendenmektupvar.blogspot.com/
27 Ocak 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
18 yorum:
Merhaba efendim. Kendinizi çok güzel anlatmışınız. Tebrik ederim sizi.
İnşallah yaşadığınız ve sizi derinden yaralamış olan son badirenin de etkilerinden çok çabuk kurtulur ve yeniden o eski günlerinize dönersiniz. Bunun için sabır ve zamana ihtiyacınız olduğunu da unutmayın.
Sağlıcakla kalın, görüşmek üzere
Mesut bey;
Yüreğinize sağlık harika cevaplar ne kadar ortak noktamız var:))Sizde
benim gibi eski çağdan kalmasınız ama maalesef artık çok azaldı nesli
miz tükenme tehlikesi altında.
Sevgiler...
Efendim, merhaba Hz. Mevlana gibi, kimseyi kapımızdan çevirmedik, hep gel dedik. Kimselere hayır diyemedik ve zararını gördük. Sizi de asla kırmam tabi, nasıl olması gerekiyorsa yapın, ben de cevaplayım MİM sorularını.
Ancak, bu MİM işi böyle diğer arkadaşlardan da devam ederse, haksızlık yapmamam gerekecek ve onlara da evet demek zorunda kalacağım bir şekilde gelişeceğini tahmin ediyorsanız hiç girmeyelim bu MİM işine.
Allah'a emanet olun ve sağlıcakla kalın.
Ahh ben de sizi mimlemiştim ama birileri anlatsın benden önce davranmış :D Cevaplarınız çok karamsar geldi bana, bunun sebebi herhalde şu ünlü son beş sene olsa gerek. Her ne yaşamış olursanız olun ki emin olun yalnız değilsiniz, karamsar düşünceler sadece size zarar verir, sizi karamsarlıga sürüklemiş kişilerin keyifleri yerindedir. Kendinizi bu kadar yıpratmayın lütfen, Sevgiler.
Recep Altun; Anlatmaya çalıştım ama tabiki 7maddede bu mümkün değil. o etkilerden kurtulmayı çok istiyorum, olmadığım gibiyim sanki öyle hissediyorum ve bu beni çok rahatsız ediyor.
Çok haklısınız zamana ve sabra ihtiyacım var, ve bazı şeylerin daha düzelmesine.
Sağolun varolun..
derya; Teşekkür ederim elimden geldiğini ve aklıma gelenleri yzmaya çalıştım.
Bana da eski nesil gibi geliyor böyle olanlar, ve gocunmuyorum, bazı şeyler keşke eski güzellikte ve anlamda olabilse günümüzde.
Teşekkür ederim..
Recep Altun bey sizi çok iyi anlıyorum, bu zamanda mevlana gibi olmak doğru değil artık maalesef, iyilik ediyorsunuz kötülük ve nakörlük görüyorsunuz.
Bu mim istisna olsun, bunu mim yazısının başlığında bunu belirtiniz ve sadece tanınmak istendiğiniz için bu seferlik tek seferlik bu mim,i yanıtlayacağınıca dair bir açıklama yaparak cevaplarsanız öyle inanıyorumki tüm arkadaşlar buna göre hareket edeceklerdir.
Pelin Pelister Akyürek; :)Bende size paslamayı düşündüm bi ara.:)
Bilmem, belki biraz karamsar olabilir, bu istemeden oluyor, hiçbirşey şu anda istediğim gibi değil ve oldukça yorgunum, belkide bu yüzdendir.
Çok haklısınız ama gerçekten kendimi çok yıpratıyorum, dediğiniz gibi yapmaya çalışacağım teşekkür ederim.
Sizi daha yakından tanımak bir kez daha güzeldi.
böyle beyler kaldı mı:))
Merhaba, Onuncuköyün adamı sorularınızı hazırlayın ve bana gönderin, ben de cevaplayım. Önemli değil artık boşverin MİM olsun ne yapalım ben de her MİM'i cevaplarım.
Görüşmek üzere bekliyorum MİM'inizi
7. madde çok enteresanmış ya. Tatlıyı tuzluyla birlikte tüketmek. Çok ilginç :))
Efendim, merhabalar: Bana değer verdiğiniz ve bu mim sorusu ile birlikte yüreğinizdeki sevgi ve gönlünüzdeki saygıyı ilettiğiniz için, size çok ama çok teşekkür ederim.
Ben de sizi sevgi ve saygılarımın bir karşılığı olarak hazırladığım MİM'i okumaya davet ediyorum.
Çok teşekkür ederim. Sağolun. Varolun.
Efendim, merhabalar: MİM konulu bloğuma yaptığınız o uzun ve buruk yorumu okudum. Yaşınız kaç olursa olsun, hala hata yapabilrsiniz, bunu engellemek, buna mani olmak mümkün değil. Bir iyiliğin peşinden koşarken, hataya düşürülürsünüz ve yine hata yapmaktan kurtulamazsınız. Yani olaylar sizi hata yapmaya zorlar ve farkında olmadan hata yapabilirsiniz. Ne kadar tecrübe edinirseniz edinin, hatanın o kadar çok alternatifleri var ki, hataya düşmemek mümkün değil. Hataları bir deprem gibi düşünün nasıl ki, depremle yaşamaya alışmak ve yaşamayı öğrenmek durumundaysak, hatalarımız ile de yaşamaya alışmak ve yaşamayı öğrenmek durumundayız.
Beş parmağın beşi bir değildir. İnsanlar da bir elin parmakları gibidir. Kimse kimseyle birebir benzeşemez ve örtüşemez. Ancak, ortak noktalar bulunur ve bu ortak noktalar esas alınarak mutlu bir yuva elde edilebilir. Ben de, eşim de ayrı ayrı dünyaların insanıyız, eğer o da, ben de; ben, sen yapsaydık, bu evlilik yürümezdi, ama biz, ben sen yapmadık ve hep biz dedik ve evliliğimiz yürüyor.
Çocukların geleceği için ortak noktalar bulunmalı ve bu ortak noktalar üzerinden evlilik devam etmeli. Aksi halde yavrucaklar için hiç iyi olmuyor!
İnşallah sorunlarınızı aşar ve gönlünüzce özlemini çektiğiniz sıcak ve mutlu bir yuvaya kavuşursunuz.
Allah yar ve yardımcınız olsun. Sağlıcakla kalın.
En alttaki (8. madde ama onda da 7 yazıyor) ve 4. madde hariç, diğerleri bana da uyuyor. Aslında kendimden bahsetmeyi hiç sevmiyorum. Kişisel yazılar yazmıyorum. Ama yorumlarımla yine ele veriyorum kendimi:) Kişiliğimiz yazılarımıza nasıl da yanıyor, değil mi?..
Ne güzel ifade etmişsiniz kendinizi dilerim en kısa zamanda kendiniz gibi yakın bir dosta sahip olursunuz ve yapmak istediklerinizi sınırsızca yaşarsınız gönlünüzce.. Bu mim sayesinde arkadaşlarımızı daha yakından tanıma ve anlama imkanına sahip olduk bence çok güzel oldu, ilk başlatanın da yüreğine ve de düşüncesine sağlık demeden geçemeyeceğim...
sizi mimlicektim ama anlaşılan benden önce cevaplamışsınız 2 kez anlattırmıyım size:D
Sevgiler
Ayrıca oğlununuzun doğum günü kutlu olsun
Nice senelere inşallah.
Umarım güzel vakit geçirirsiniz
4.madde o kadar tanıdık geldiki..
Net ifade etmişsiniz kendinizie..
Yorum Gönder