10 Ağustos 2013 Cumartesi

Değişmek...

Herkese Merhaba.. Oldukça uzun bir süredir bloga girmiyordum. Maillerime bir bakayım dedim, faceye bir bakayım derken birde bloga bakayım dedim ve gelmişken birşeyler yazmak istedim.

Eski yazdıklarıma baktım da, ne kadar sabırlı ve çok detaylı bir düşünceye sahipmişim, şimdi tahammülsüz ve çok şeyi boşveren bir yapım var. İnsan babasını, annesini, kardeşini çok sevebilir, ama ne kadar severse sevsin aşkla sevdiği bir insanın sebep olduğu şeyler daha derin sanki.. Anne, baba, kardeş sevgisi ile şarkı ve destan ne kadar varki?

Helede senin için tamamdır dediğin, herşeyin hiç yaşamadığın kadar güzelleştiği bir insansa bu sevdiğin nasılda değiştirebiliyor insanı. Hayatını bu uğurda sona erdiren yokmu? Çok acaip bir şey bu Aşk..

Ne kadar inanırsan, çok şeye inancın o kadar azalıyor, ne kadar çok seversen, bir daha sevme ihtimalin o kadar düşüyor. Bu herkese göre başka olabilir ama bende böyle oldu. Zayıflık değil bu, başka birşey. Çok yıkıcı bir hal alabiliyor. İnanmıyorsun, güvenmiyorsun.. Komik olan ne biliyormusunuz, buna neden olan bana böyle diyordu, "yaşadıklarım yüzünden kimseye inanamıyorum güvenemiyorum" diyordu. Trajikomik.. Zira böyle olduğu için çok daha fazla emek vermek zorunda kalmıştım, böyle olan birinin buna neden olması...

Berbat birşey bu.. Doruk noktanın hazzını bir daha yaşayamamak, buna yaklaşamamak.. Üstelik hayat geçip giderken, ve buna neden olan büyük ihtimal hiçbirşey umurunda olmadan hayat yaşarken.

Unutamayan bir hafızam olması ne kadar kötü.. 3,5 sene sonra bile bu konuda yazıyor olmak ne büyük aptallık..  Büyük bir ihaneti, alçaklığı hazmetmek çok zor oluyor. İnsanın hayatında bir çok şeyde değişiyor doğrusu. Zevk aldığı şeyler, davranışlar, acıma duygusu, dürüstlük anlayışı, insana hayata bakış, aşk ve tutkulu sevmek sözleri resmen korkutuyor insanı. Hıh..insanda acaip buruk bir gülümseme beliriyor.. hayatı boyunca 3 kuruşluk bir insana esir ve zavallı olmuş birini insana yakışır bir hayat yaşaması için 5sene emek verdikten ve ölesiye sevdikten sonra bu yaşamışlık müthiş birşey.

Değişiyor insan..kabuğuna çekiliyor, kızıyor kendine, aptal olma hayat geçiyor hadi artık diyor, ama beyin ve yürek o kadar hayal kırıklığına uğramışki.. İnanamıyorki, güvenemiyorki insan.. Çoğumuz değişiyor hayat içinde belki, ama bu değişim hayatı yaşanmaz yapan birşey. Kızgınlık var içimde sanırım, ona, kendime, çok şeye.. Sevmiyorum bu halimi...

4 yorum:

vişnap dedi ki...

Sevgili Mesut yeniden uzun bir aradan sonra bloğun da yazını paylaşımını görmek çok güzel.Maalesef bazı acılar azalsa da bitmiyor yaşadıkça sadece etkisi azalıyor kalıyor yüreklerin bir köşesin de yine de.İnan blogta yazmak çok iyi geliyor. umarım uzun ara vermezsin güzel yazılarına.Sevgiler..

Adsız dedi ki...

Bu yazıya binaen size acizane bir fotoğraf ve bir kaç kelime armağan ediyorum.

http://renklerle-yolculuk.blogspot.com/2013/07/ya-rabbi.html?showComment=1377070121042#c6730887207180709747

Banu dedi ki...

Hoşgeldiniz Mesut bey... Okudum yazdıklarınızı zorrr ama inanın bu tek sizin başınızda değil benim annem babam ayrıydı zor bir çocukluk dönemi geçirdim ben desen aşktan ağzım yandı kalbim çook kırık. Geçen gün Slovakya ülkesini gösterdiler orada nikah yok insanlar beraber yaşıyorlarmış bizim bildiğimiz de avrupalı hanımlar ayrılığı çabuk kabullenir nikahda yok vs... ama hiçde öyle değilmiş birbirlerini buldularmı bir köprüleri varmış kocaman bir kilit alıp oraya takıp yemin ediyorlarmış ömür boyu ayrılmıyacaklarına inanaın imremdim şaşırdım ve orada kilit takanlar gerçekten ayrılmıyorlarmış yaaa dünya çiftleri bunu istiyorda bu isteği bozan neeee neden ayrılınıyor... Paylaşımlarınızı yazılarınızı bekliyorum bizleri unutmayın sevgilerimle...

ufuk-aysaatleri dedi ki...

Nefes aldığımız sürece umudumuzu kesmeye hakkımız yok diye düşünüyorum hayattan. Çok güzel bir yüreğiniz olduğunu düşünüyorum. Eminim yine umutla ve sevgiyle dolacaktır. Selam hayat.....